Büyük İskender'in ölümünden sonra generallerinden Antiogos'un payına düşmüştür. Blaundus İö. 189'da Roma İmparatorluğu'nun hakimiyetine girmiştir. Ms. 5. yy'da ise Hıristiyanlığın yayılmasıyla birlikte , piskoposluk merkezi olan Sebaste kentine bağlanmıştır. Üç tarafının derin bir vadi ile çevrili olması sebebi ile kentin girişi sadece kuzeyde bulunan kuleli tek kapıdan sağlanmaktadır. Şehrin batı yamacında tek , doğu yamacında ise iki şehir suru bulunmaktadır. Doğudaki vadi içerisinde tek ve aile tipi kaya mezarları yer alnaktadır. Ayrıca yine doğu yamacında tiyatro kalıntısı , kale girişinin az ilerisinde 140 m. uzunluğunda stadyum yer alır.
Yunanca ve Latince yazıtlar bulunduğu Blaundus'ta , kale dışında 2 , merkezde 1 tapınak yer almaktadır. Merkezdeki tapınak İon düzeninde prostylos tipinde olup , tahminen tanrıça Athena ve Homonoia'ya adanmıştır. Kente ait kalıntılar , stadion , tiyatro , İon düzeninde bir tapınak , su kemerleri , ile çeşitli yapı kalıntılarıdır. Kentin kuzeyinde normal mezarlar ve Tümülüs , doğusunda ise kaya mezarlarından oluşan büyük bir nekropolü bulunmaktadır.
Hamilton 1845'te geldiğinde okuduğu yazıtta "Blaundeon Makedonon” yazıyor olması ile '' Blaundus antik kenti '' adını alır. Büyük İskender’in Anadolu'ya yaptığı seferlerden sonra Makedonya halkı gelenleri tarafından kurulmuştur. Büyük İskender ölümünden sonra Bergama Krallığına katılmış, sonra Roma İmparatorluğuna katılmıştır. Kale, tapınaklar, tiyatro, stadyum ve şehre girmeden önce kaya mezarları bulunmaktadır.