GÜNCEL HABERLER

ONLAR DOĞRUYA İNANMAZLAR, DOĞRU SÖYLEYENE HİÇ İNANMAZLAR

ONLAR DOĞRUYA İNANMAZLAR, DOĞRU SÖYLEYENE HİÇ İNANMAZLAR

 

Behlül Dânâ (k.s.) bir gün yolda giderken kendini kovalayan müfrezelerden kaçan Abdurrezzak ile karşılaşır.
Abdurrezzak : "Aman Behlül bana yardım et kaçmam lazım!."
Behlül sırtında taşıdığı boş çuvalı açar : "Gir içine," der.
Abdürrezzak içine girince, vurur sırtına çuvalı yoluna devam eder.
Biraz sonra Abdurrezzak'ı takip eden bir müfreze ile karşılaşır. 
Müfreze : "Behlül, Abdurrezzakı gördün mü?"
Behlül Dânâ (k.s.) : "Gördüm! sırtımda" der.
Ama Müfreze bu cevaba güler ve gider. Biraz sonra bir müfreze daha gelir.
Müfreze : "Behlül, Abdurrezzak'ı gördün mü?"
Behlül Dânâ (k.s.) : "Gördüm! sırtımda" der.
O Müfrezede bu cevaba güler ve gider. Biraz sonra bir müfreze daha gelir.
Olay üçüncü kez tekrar eder.
Emniyetli bir yere gelince Behlül torbayı açar ve Abdurrezzak'ı indirir.
Abdurrezzak : "Aman Behlül ne yaptın?    " Hem beni kurtarmaya söz verdin, hem de gammazladın.
Behlül Dânâ (k.s.) gülümser ve cevabı çok manidardır.
Behlül Dânâ (k.s.) : Merak etme!
“ONLAR DOĞRUYA İNANMAZLAR, DOĞRU SÖYLEYENE HİÇ İNANMAZLAR...”
 

Ömer PalabıyıkÖmer Palabıyık