Rasulüllah efendimiz : "Yanından ayrıldığımdan beri hep burada oturup zikirle mi meşgul oldun?" diye sordu.
Hz. Cüveyriye annemiz : "Evet Yâ Rasûlallah" diye cevap verdi.
Bunun üzerine Resûl-i Ekrem (sav.) Hz. Cüveyriye annemize şu tavsiyede bulundu :
Rasulüllah efendimiz : "Senin yanından ayrıldıktan sonra üç defa söylediğim şu dört cümle senin sabahtan beri söylediğin zikirlerle tartılacak olsa, sevap bakımından onlara eşit olur" buyurdu. Bu kelimeler şunlardır :
"سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ عَدَدَ خَلْقِهِ وَرِضَا نَفْسِهِ وَزِنَةَ عَرْشِهِ وَمِدَادَ كَلِمَاتِهِ "
"Sübhânallâhi ve bi-hamdihi adede halkıhi, ve rızâ nefsihî ve zinete arşihi ve midâde kelimâtihî."
"Mahlûkatı sayısınca, kendisinin hoşnut olacağı kadar, arşının ağırlığınca ve bitip tükenmeyen kelimeleri adedince ben Allah’ı ulûhiyet makamına yakışmayan sıfatlardan tenzih eder ve O’na hamdederim."
(Buhari, el-Edebü'l-Müfred, no;647, 1/225) (Müslim, Zikir, 79)
Rasulüllah efendimizin Cüveyriye (ra.) validemize öğrettiğ dua
Mü'minlerin annesi Hz. Cüveyriye Binti Hâris'den (r.a) rivayet edildiğine göre, Resûl-i Ekrem (sav.) Efendimiz bir gün sabah namazından sonra, Hz. Cüveyriye annemiz namaz kıldığı yerde oturmakta bulunurken sabah erkenden evden çıkar. Kuşluk vakti tekrar eve döndü. Hz. Cüveyriye annemizin hâlâ yerinde oturmakta olduğunu görünce :

