SAĞLIK

İnsanı dışarıdan değil, içinden olduğu gibi sev.

Bir adam severek güzel bir kızla evlendi. Bir gün kız , cilt hastalığı yakalandı. Yavaş yavaş güzelliğini kaybetmeye başladı.

İnsanı dışarıdan değil, içinden olduğu gibi sev.

Bir gün adam bir tura çıktı. Dönerken kaza ile karşılaştı ve görme yetisini kaybetti.
Ancak evlilik hayatları her zamanki gibi devam etti. Ama günler geçtikçe kız güzelliğini yavaş yavaş kaybetti. Kör koca bunu bilmiyordu ve evlilik hayatlarında bir fark yoktu. Onu sevmeye devam etti ve o da onu çok sevdi. 
Bir gün kız öldü. Onun ölümü ona büyük bir acı getirdi. Onun son ayinlerini tamamladı ve adam o şehri terk etmek istedi.
Arkadan bir adam seslendi ve dedi ki, “Şimdi nasıl tek başına yürüyeceksin? Tüm bu günler boyunca karın sana yardım ederdi”.
Adam şöyle cevap verdi: “Ben kör değilim. Rol yapıyordum çünkü bir hastalık nedeniyle deri durumunu görebileceğimi bilseydi, bu ona hastalığından daha fazla acı verirdi. Sadece güzelliği için sevmedim, ama şefkatli ve sevgi dolu doğasına aşık oldum. Bu yüzden kör taklidi yaptım. Sadece onu mutlu etmek istedim”.
Bu hikayeden alınacak ders:
Birini gerçekten sevince sevdiğinizi mutlu etmek için her yere gidersiniz ve bazen mutlu olmak için kör davranıp birbirimizin eksiklerini görmezden gelmek bize iyi gelir. Güzellikler zamanla solacak ama kalp ve ruh hep aynı olacak.
İnsanı dışarıdan değil, içinden olduğu gibi sev.
 

Ömer PalabıyıkÖmer Palabıyık