DUALAR & İSLAMİ KONULAR

Oruç tutmanın hikmetleri

“Âdemoğlunun (yaptığı) her ameli(nin sevabı) katlanır. Bir hasenenin karşılığı, on mislinden yedi yüz misline kadar olur. Allah Azze ve Celle şöyle buyurdu: Ancak oruç müstesnâ. Çünkü oruç benim içindir ve onun mükâfatını ancak ben veririm. Zira (kulum) şehvetini, yemesini, içmesini benim için terk eder.” (Sünen-i Nesâî)

Oruç tutmanın hikmetleri

                                                           Oruç tutmanın hikmetleri
Ramazân-ı şerîf orucu , Hicret’ten bir buçuk sene sonra , Şâban ayının onunda Müslümanlara farz kılınmıştır. Orucun dînî , ahlâkî , sıhhî , ictimâî pek mühim birçok hikmet ve faydası vardır. 
Bazıları şunlardır: 
Oruç tutanlar , Allâhü Teâlâ’nın mukaddes bir emrine uydukları için takvâ mertebesine ulaşırlar.
Oruç tutanlar , ahlâklarını düzeltmeye , güzelleştirmeye nâil olurlar . Çünkü oruç , şehveti kırar , nefsin fena meyillerini düzeltir , kalbi nurlandırır. Kalbin şefkat , incelik ve merhamet gibi nezih hislerini artırır.
Oruç tutanlar , sıhhatlerini temin etmiş olurlar. Nitekim insan bedeni için , belli bir müddet perhiz yapmak , uzuvların dinlenmesi için bir ihtiyaçtır. Oruç tutan kişi de bir ay zarfında birtakım hastalıklardan kurtularak sıhhatini muhafaza altına almış olur. Nitekim bir hadîs-i şerîfte , “Oruç tutunuz ki sıhhatiniz devam etsin.” buyurulmuştur.
Oruç tutanlar , ictimâî / sosyal hayata da hizmet etmiş olurlar. Oruçlu olan kimse , Allâh’ın emrine itaat eden , nehyinden sakınan bir kişi demektir. Bunun yanında , tam bir ay , imsâkten iftara kadar helal olan şeyleri bile terk eden bir kimse , haram olan şeylere de yaklaşmak istemez. Nitekim birçok Müslüman , bir ay devam eden rûhî bir perhiz sayesinde birtakım zararlı , gayr-ı meşrû alışkanlıklarını tamamen terke muvaffak olur.
Oruç ibadetinin , hikmet ve faydalarının nihayeti yoktur. Bu kudsî vazifenin verdiği manevî lezzet ise her şeyin üstündedir. 
Bir hadîs-i nebevîde şöyle buyuruldu : “Oruç tutan için iki sevinç vardır; iftar ettiğinde kavuştuğu sevinç ve Rabb’inin huzuruna çıktığında (kavuşacağı yüksek derecelerden dolayı) sevinç.”
Resûlullah Efendimiz (s.a.v.) buyurdular :
“Âdemoğlunun (yaptığı) her ameli(nin sevabı) katlanır. Bir hasenenin karşılığı, on mislinden yedi yüz misline kadar olur. Allah Azze ve Celle şöyle buyurdu: Ancak oruç müstesnâ. Çünkü oruç benim içindir ve onun mükâfatını ancak ben veririm. Zira (kulum) şehvetini, yemesini, içmesini benim için terk eder.” (Sünen-i Nesâî)
 

Ömer PalabıyıkÖmer Palabıyık